vahsice sevdim seni, bir vahsinin bir vahsiyi sevmesi gibi. kasimin gun batiminda kara bulutlar el birligi yapar da cekilen gunesin son aydinlik parcalari fersiz, istemsiz az bucuk aydinlatir ya karanliktaki yuzleri. golgeler gerceklere karisir, secmek zorlasir o yuzlerdeki ifadeleri. herkes bir anda gizemli kahramanlar donusur, asik olmak artik cok kolaydir, bir o kadar da kacinilmaz!
iste o anlarda seni daha bir ozlerim, koca govdeni, kirli sakallarinda ellerimi gezindirmeyi... kircillar arasindaki yuzunun kirisikliklarini, kirmizi burnunu, rom kokan nefesini, yosunlu hikayeler anlatan o tok sesini. baliklarla ugrasmaktan pullanmis ellerini ozlerim, kirden rengi korkup kacmis, kacip benim gidemedigim diyarlarda gezintiye cikmis kazaginin ter kokusunu ozlerim. anliyor musun seni ne cok sevdigimi ihtiyar? kimse de bulamadigim o gercek, o sade, o kendinden samimiyetin ile asik ettin beni kendine, yalanin olmadigi bir huzur gizlemistin batakligina. bizim fildisi kulelerimizde, sirca saraylarimizda, janjanli poker suratlarimizda olmayan bir mutluluk sakliydi o kohne tahta kulubende. aglarinin dusdugu her su zerresi alel acele ise koyulup denizden bir ordu oluyorlardi sana. baliklar teknenin uzerindeki yerlerini almak icin mi cirpiniyordu? basinin ucuna ciglik cigliga ususen martilarda benim kadar asiklar miydi sana? hep yaninda kalip hic gitmek istemiyorum geceden demir alan bu hayattan.
beni oraya gotur...
her rengin en pariltili gece kiyafetleriyle boy gosterdigi o esrarengiz resife. beni orada birak, unut bir anlik dalginlikla. deniz kizlariyla arkadas olayim, sedefsi bir dinginlikle saclarimi suda dalgalandirayim. sonra girip bir midye kabugunun icine beklerim usul usul seni ve icimdeki inciyi.
belki o gun gercek olur ruyamlarim ve hayata bir deger katarim...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder