3 Temmuz 2008 Perşembe

tutam tutam

kuafore gitmeyi severim, birinin saclarimi yikayip taramasini...
bu lukse lakin cok ender firsatim olur, gerek calisma saatlerim gerek onceliklerim kuaforu benim icin bir luks yapiveriyor, sacimi uzatmak icinde bahane oluyor.
gecenlerde gittim kuafore, oysa cok da alismistim neredeyese belime ulasan uzun saclara, yillardir kisa kestirmemistim, e yine cok kisa kestirmedim ama son zamanlarin en kisasi diyebilirim.
tutucuyum epey sac konusunda, ayni stilde ve cok da radikal olmadan sekil verdirim saclarima. bu sefer kuaforumun onerilerine "hadi bakalim dedigin gibi deneyelim bu sefer" diye onun makasina biraktim saclarimi. aklimda hep "koku bende nasil olsa" sozu. yine de tutam tutam dokulen sacari gorunce ister istemez ciz ediyor insanin ici. kauforum de bir percem birakti ki sormayin, ilk gordugumde basinin etini yedim, bu ne, ne yapacagim diye :)
simdi omuzlarima degen kat kat saclarimin yaninda alnima dusup kendini her an hissettiren percemimle kendimi o kadar guzel hissediyorum ki!
ne yalan soyleyeyim severim kendimi, hani kendini begenmislik babinda syilmaz. ama yine ne yalan soyleyeim bayildim yeni sac kesimime, yika ve cik, herhalukarda guzel :) (parantez acalim: e aldigim yorumlar da hep olumlu :))
dikat dikkat
dalga dalga ve son derece havali saclarimla gezmekteyim...
carpilmayin !

Hiç yorum yok: